5 Temmuz 2008 Cumartesi

Deyimlerin hikayeleri...

Tazı fotoğrafı, av köpeği
TAZIYA MUSKA YAZMAK(?)

Amasya'da vali bulunan şehzade Bayezit, iyi bir avcı idi. Av merakıyla cins tazılar beslerdi. Maiyetindeki sipahilerden biri, bir tazı satın aldı. İstiyordu ki tazısı şehzadenin tazılarını geçsin ve bu sayede göze girsin, kendisi de iyi bir nam edinsin. Birkaç zaman alıştırdı ise de tazı battal çıkmıştı. Talimler ve dayaklar kâr etmedi. Nihayet, bir gün Kızılırmak'tan tuttuğu balıkları bir söğüt dalına dizip yakınlarda oturan Buharalı Mustafa Dede adında bir şeyhin kapısına dayandı. Kapıyı on beş yaşlarında bir delikanlı açmıştı. Bu, şeyhin oğlu Hamdullah idi.
— Babam evde yok, hacetiniz ne idi, dedi. Sipahi boynunu büktü:
— Şu balıkları babana hediye getirmiştim. Tazıma muska yazdıracaktım.
Hamdullah, bakar ki balıklar taze,
— Ağam, der, gam çekme, muskayı ben de yazarım; babamdan ruhsatım var.
Muska yazılır, balıklar alınır. Aradan birkaç gün geçer. Sipahinin tazısı şehzadenin tazılarını geride bırakıp avları yakalamaya başlar. Bayezit'in emri ile tazıyı huzura getirirler, görürler ki boynunda bir muska asılı. Şehzade emreder ve muskayı açıp okurlar:
iskender pala, iki dirhem bir çekirdekTamah ettim semeğe
Muska yazdım köpeğe
Ya geçsin tazıları
Ya dayansın köteğe

Şehzade, muskanın macerasını dinlerken bir yandan da yazının güzelliğine hayran olmuştur. Hamdullah ile tanışmak ister ve dost olurlar. 1481'de Fatih'in tahtına oturmak üzere İstanbul'a gelirken yanında getirdiği bu genç adam, Türk hat tarihinde bir merhale sayılacak olan Şeyh Hamdullah'tan başkası değildi. Uzun yıllar Bayezit, ondan hat meşk etti ve dostunu ömrü boyunca koruyup kolladı.
16. yüzyıldan bize hatıra kalan tazıya muska yazmak deyimi de, çıkar ilişkileri yüzünden karşısındaki insanın saflığını kullanmaya çalışanlar hakkında kullanılır.
******************************
Yukarıdaki deyim İskender Pala'nın "İki Dirhem Bir Çekirdek" adlı kitabından alınmıştır.Kitapta birçok deyimin ortaya çıkış hikayesi anlatılmış.Kitabı keyifle okuyacağınıza inanıyorum.Aslında "cemaziyülevvelini bilmek" deyimini örnek olsun diye yazacaktım.Ama burada yazılmış.Birde tüm deyimler de bu sayfada yazılmış.Ama ben kitabı mutlaka alın derim.

3 yorum:

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

İki Dirhem Bir Çekirdeği'n tamamını yazmış adam ya. Biz de yazmayız artık...

Кâşiƒ dedi ki...

Tüm kitapları olağanüstü ... Anlatım duru ve akıcı ...
Ne bir eksik ne bir fazla ...
Ben aşkı böyle güzel sindirmiş ve bunu okuyucusuna bu kadar güzel yansıtabilmiş bir yazar daha gelebileceğini açıkcası sanmıyorum (:
Hanidemiştik ya :
''Sanki söylenmesi gereken herşey söylenmiş''
İşte bence İskender Pala aşk üzerine söylenebilecek süslü tüm kelime gruplarını şahsı altında toplamayı başarabilmiştir (:

kayra dedi ki...

Evet "Söylenmesi gereken herşey söylenmiş" gibi.Ama inşallah bizim de ekleyecek 3-5 birşeylerimiz olacaktır. (: